Sayın yolcularımız trenimiz 15 temmuz kızılay milli irade.... gider. Dear passengers this train goes to.....
Bir de gelecek istasyon milli kütüphane.
Bu şartlar altında civarımdaki yaş almış insanlara yer versem mi fikrini tartıyordum. Sonra gerçekten kaç yaşında olduklarını merak ettim, göründükleri kadar yaşamışlar mıydı? Yoksa metroda yer kapmak için bir makyaj mıydı bu? İkincisine karar vermiş olacağım ki yerimden kalkma zahmetine girmeden, karşımda kitabını karıştıran beyefendiye takıldım. 'Ne baktın beh?!' gibi bakınca toparlandım, mahcup tavırlarla cebimden telefonumu çıkarıp elmasını ona göstererek bir şeyler okuyormuşum gibi yaptım. Neredeyse ezbere bildiğim cümlelere göz atmak dışında bir şey yapmıyordum. TCK hükümlerinde dikkatimden firar etmiş bir bucak arıyordum aslında.
Derken 15 temmuz kızılay milli durak... Ne kadar milli bir şehirdi doğrusu, içimde alevlenen milli duyguları zor bela bastırarak kendimi Olgunlara attım. Saat Olgunlar saatini geçmişti ama açık iki komşu esnaf tezgahlarını henüz toplamamışlardı. Çünkü rakı içerken korsan kitap satmak ayrı bir keyifti... Sanırım. Uzattıkları çay bardağını yağlı görüntüsüne rağmen dudaklarıma götürürken kitapları süzdüm. Bu daha büyük bir keyifti bence. Sıkı pazarlıklar sonucunda bir kaç kitaba iki paket sigara parası değer biçtik.Pazarlık etmek oldukça güç oldu, bangır bangır bağıran Ankara arabeskinin sesi bizimkini bastırıyordu nitekim ama sessiz sakin de yağlı çay bardağından rakı içilmezdi ki zaten canım.
''Bunu oku bana teşekkür edeceksin.'' Dedi. Oldukça iddialıydı. Kendi ihalesini büyüttü ''sevmezsen getir yerine iki kitap!'' Aman tanrım dedim ama susmadı. ''Seversen de oku getir yerine istediğin kitabı al git!''
Bir daha söyle dedim, söyledi. İçtiği gayri milli içki üzerine de ant etti.
Gün batmıştı ardından tepelerin, son metrolar ayrılırken milli duraklardan; ben eve varmıştım. Haklı olarak mutluydum tabi. Kitaplarım, kanıma giren alkol, burnumdaki anason kokusu...
Türkiye'nin hiçbir yerinde, hiçbir mekanda beş kitap ve iki pavyon dublesini bu kadar ucuza alamazsınız. Müzik, verilmiş sözler ve muhabbet de ikram üstelik. 25 lira, harcadığım belki en verimli 25 lira.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder